Objective: Myelodysplastic syndromes (MDS) are clonal hematopoietic disorders in which flow cytometry plays a limited yet evolving role in diagnosis. Recent studies have identified CD36 coefficient of variation (CV) as a potential marker of dyserythropoiesis. This study aimed to validate the diagnostic utility of CD36 CV in a local cohort, establish control-based cutoff values, and assess the added value of CD36 CV when integrated into the Ogata score for improved detection of lower-risk MDS.
Materials and Methods: In this retrospective study, 82 patients who underwent bone marrow aspiration for unexplained cytopenia were analyzed using multiparametric flow cytometry, cytogenetics, and morphological assessment. CD36 CV was measured from erythroid precursors, and diagnostic thresholds were determined based on the distribution of values in the control group. Diagnostic models included CD36 CV alone, a combined binary model with Ogata score, and an expanded five-point scoring system.
Results: CD36 CV values were numerically higher in MDS patients (mean 75.81) compared to controls (mean 65.84), though not statistically significant (p=0.099). For low-risk MDS, the 75th percentage cutoff yielded 60% sensitivity and 80% specificity. Integration of CD36 CV into the Ogata score improved specificity from 33.3% to 80% at a ≥3-point threshold, with an AUC of 0.754 (p=0.003). Models using higher cutoffs demonstrated lower sensitivity.
Conclusion: Incorporating CD36 CV into flow cytometric evaluation enhances diagnostic specificity for lowerrisk MDS without requiring additional antibody panels. This locally validated marker may improve diagnostic accuracy when combined with myelomonocytic immunophenotyping. Standardization across institutions remains necessary for broader applicability.
Amaç: Myelodisplastik sendrom (MDS) klinik, morfolojik ve sitogenetik özelliklerin bir arada değerlendirilmesi ile tanı konulan klonal hematopoetik bir hastalıktır. Kemik iliğinin akım sitometrik immunfenotiplemesi ve bu açıdan geliştirilen skorlama sistemleri tanıyı destekleyici bir rol üstlenmektedir. Son çalışmalar, CD36 varyans katsayısını (coefficient of variation-CV) diseritropoez için potansiyel bir biyobelirteç olarak tanımlamıştır. Bu çalışmanın amacı, CD36 CV’nin tanısal değerini yerel bir kohortta doğrulamak, kontrol grubuna dayalı eşik değerler belirlemek ve CD36 CV’nin Ogata skoruna entegre edilmesiyle düşük riskli MDS'nin tanısal performansına olan katkısını değerlendirmektir.
Gereç ve Yöntem: Bu retrospektif çalışmaya, açıklanamayan sitopeni nedeniyle kemik iliği aspirasyonu yapılan 82 hasta dahil edildi. Hastalar multiparametrik akım sitometrisi, sitogenetik ve morfolojik inceleme ile değerlendirildi. CD36 CV değerleri eritroid öncüller üzerinde ölçülerek eşik değerler kontrol grubundaki dağılıma göre belirlendi. Tek başına CD36 CV, CD36 CV ile Ogata skorunun ikili kombinasyonu ve genişletilmiş beş puanlı bir skorlama sistemi şeklinde oluşturulan tanısal modeller çeşitli eşik değerler üzerinden test edildi.
Bulgular: CD36 CV değerleri, MDS hastalarında (ortalama 75.81) kontrol grubuna (ortalama 65.84) kıyasla sayısal olarak daha yüksek olmasına rağmen, istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır (p=0.099). Düşük riskli MDS için 75. persentil eşik değeri %60 duyarlılık ve %80 özgüllük sağlamıştır. CD36 CV’nin Ogata skoruna entegrasyonu, ≥3 puanlık eşik değerinde özgüllüğü %33.3’ten %80’e yükseltmiş ve AUC değeri 0.754 (p=0.003) olarak bulunmuştur. Daha yüksek eşik değerleriyle oluşturulan modellerde duyarlılık daha düşük olmuştur.
Sonuç: CD36 CV'nin akım sitometrik değerlendirmeye dahil edilmesi, ek antikor panellerine ihtiyaç duymadan düşük riskli MDS tanısına katkı sağlamaktadır. Lokal validasyonu sağlanan bu belirteç, miyelomonositik immünfenotipleme ile birlikte kullanıldığında tanısal doğruluğu iyileştirebilir. Ancak bu yöntemin daha geniş ölçekte uygulanabilmesi için kurumlar arası standardizasyon gereklidir.